TÜRKİYE NÜFUSUNUN TARİHSEL GELİŞİMİ
Türkiye tarihin her döneminde nüfus ve yerleşmenin yoğun olduğu bir yer olmuştur.
Ancak Osmanlı imparatorluğu zamanına kadar nüfus sayımı hiç yapılmamıştır.
Fatih Sultan Mehmet döneminde tutulan tahrir defterleri nüfus sayımı olmasa da nüfus hakkında bilgiler edinebileceğimiz belgelerdir.
İlk nüfus sayımı 1831 yılında ikinci Mahmut döneminde yapılmıştır. Bu sayımın amacı askere alma olduğu için sadece erkek nüfusunun sayıldığı görülmektedir.
Türkiye geneli ilk modern nüfus sayımı ise 1927 yılında yapılmıştır. (13.6 milyon)
İkinci nüfus sayımı ise 1935 yılında yapılmıştır. ( 16.1 Milyon)
1935-1990 yılları arasında her beş yılda bir nüfus sayımı yapılmıştır.
1990 yılından sonra her on yılda bir yapılması kararlaştırılmış ve bilgisayar ortamında adres kayıt yöntemiyle yapılmaya başlanmıştır.
2000 yılı Türkiye nüfusunun 67.8 milyona ulaştığı görülür.
2020 yılında ise Türkiye nüfusunun 83 milyonu aştığı tespit edilmiştir.
1927 yılından 2020 yılına kadar Türkiye nüfusunun yaklaşık 70 milyon kişi arttığı görülür.
Türkiye dünyanın fazla nüfuslu ülkelerinden birisidir. Komşularımız arasında İran’ı saymazsak en fazla nüfusa Türkiye sahiptir.
Çin, ABD, Japonya gibi ülkelere göre nüfusumuz daha azdır.
Türkiye nüfusunun en önemli özelliği, hızlı artmasıdır. 1927 yılından 2020 yılına kadar geçen sürede ülkemizin nüfusu, 13,6 milyondan 83 milyona yükselmiştir.
Türkiye’de nüfus artışının en düşük olduğu dönem 1945 yılıdır. ( İkinci dünya savaşı, erkeklerin çoğunun askere alınması vb.)
Türkiye’de nüfus artış hızının en yüksek olduğu dönem 1955-1960 yılları arasıdır. ( Binde 28)
Bu artışta sağlık hizmetlerinin iyileşmesi ve yaşam koşullarının düzelmesi etkili olmuştur.
1985 sonrasında ise nüfus artış hızımızda belirgin bir düşüş olduğu gözlenmektedir.
1939 yılında Hatay’ın anavatana katılması ile birlikte nüfusumuz artmıştır.
Türkiye dönem dönem dışardan mülteciler gibi göçler de almaktadır.
TÜRKİYE’DE NÜFUS DAĞILIŞI
Türkiye’de doğal ve beşeri koşullar bölgeden bölgeye farklılık gösterir. Bu yüzden nüfusun dağılışında bir düzensizlik söz konusudur.
1. DOĞAL FAKTÖRLER
Türkiye’de nüfusun dağılışını etkileyen en önemli doğal faktör iklimdir. Sıcaklık ve yağış bakımından elverişli olan yerlerin nüfusu fazladır. Buna karşılık sıcaklığın düşük yağışın az olduğu yerlerde nüfus seyrektir. Doğu Anadolu düşük sıcaklıktan dolayı Tuz gölü çevresi yağış azlığından dolayı seyrek nüfusludur.
Diğer bir faktör ise yer şekilleridir. Yükseltisi fazla ve engebeli yerler yerleşmeye, tarıma ve ulaşıma uygun değildir. Bu yüzden buralar seyrek nüfuslu olur.
Türkiye’de birçok yerleşmenin su kaynaklarının çevresinde kurulmuş olduğu görülür.
2. BEŞERÎ FAKTÖRLER
Günümüzde nüfusun dağılışını etkileyen en önemli faktör sanayidir. Ülkemizde sanayi faaliyetlerinin fazla olduğu İstanbul, İzmir ve Ankara en yoğun nüfuslu illerimizdir.
Tarıma elverişli alanların Türkiye’de sık nüfuslandığı görülür. ( Adana-Tarsus)
Bazı yerlerin nüfuslanmasında madenciliğin etkisi fazladır. ( İskenderun, Zonguldak, Ereğli ve Karabük )
Ulaşımın da Türkiye’de nüfuslanmayı etkilediği görülmektedir. ( Erzurum, Kayseri ve Gaziantep )
Turizm de nüfus yoğunluğunu etkileyen faktörlerdendir. ( Muğla normalde seyrek nüfuslu olmasına rağmen yaz aylarında nüfusu oldukça yoğun olur)
Türkiye nüfusun büyük kısmı verimli kıyı ovalarında toplanmıştır. ( Çukurova, Büyük Menderes, Bafra ve Antalya ovaları) iç kesimlerdeki verimli ovalar da sık nüfusludur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder